Ekonomi

Mehmet Şimşek: “Tüm Bu Sorunların Merkezinde Yüksek Enflasyon Var. Enflasyonu Yeniden Tek Haneye Düşürmek İçin Bu Programı Güçlü Bir Şekilde Kullanıyoruz…

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Bütün bu sorunların merkezinde yüksek enflasyon var. Enflasyonu yeniden tek haneye düşürmek için bu programı güçlü bir şekilde uyguladık. Çözüm bu program olacak. Çünkü parasal alanda ciddi bir sıkılaşma var” dedi. Bu da ekonomiyi yeniden dengeleyecek. Her zamanki gibi “Bu da tasarrufları sağlayacak ama para politikasındaki sıkılaştırma özellikle enflasyonun kontrol edilmesinde etkin olacak. Ancak para politikasının gecikmeli çalıştığını da takdir etmelisiniz. Bugün alacağınız tedbirler transfer mekanizmasının gücüne bağlı olarak 18 aylık bir döneme bağlı. Dünyadaki tüm uygulamalar böyle” dedi. Şimşek, Borsa Korumalı Mevduat (KKM) ile ilgili ise, “KKM’den çıkış başladı. Merkez Bankamız bazı düzenlemelerle KKM’den çıkış sürecini başlattı. KKM’deki mevduatlarda son 1-2 ayda ciddi düşüş yaşandı.”

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu 2024 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Komitede bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı ile bağlı kuruluşların bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları görüşüldü. Geçtiğimiz yıllarda ve bu yıl yapılan iki bütçe toplantısından farklı olarak kurulun soru-cevap bölümüne kameraların girmesine izin verilmedi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in komite üyelerinin sorularına verdiği cevaplar özetle şöyle:

“ÖZELLEŞTİRME AMAÇLI YENİ VARLIK ALINMAYACAK”

“Sermaye transferlerindeki artışın tamamı depremle ilgili, AFAD’a yapılan transferler. Özelleştirmeye yeni varlıklar alınmayacak. KKM’nin çıkışının nedeni 2021’de bir baskının olması ve bu da çözüm olarak görünüyor. Aslında bu da öyle. Merkez Bankası’nın döviz kuru yönetimiyle ilgili bir konu, bildiğiniz gibi döviz kuru rejimini hükümet belirliyor, belirlendikten sonra uygulanmasından sorumlu kurum Merkez Bankası oluyor, döviz kurunun uygulanmasından kaynaklanan kar veya zarar Kur rejiminin Merkez Bankası bilançosunda olması gerekir.Ancak bu düzenleme yapılırken TL’den KKM’ye geçiş Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın sorumluluğundadır.Burada Merkez Bankası’nın bu düzenlemeyi yapması mümkün değildir. Tam tersine biz Hazine ve Maliye olarak KKM nedeniyle vazgeçtiğimiz vergiler nedeniyle döviz kuru rejiminin uygulanmasında Merkez Bankası’na bu anlamda destek olduk.

Kurumlar vergisi indirimlerinin neredeyse tamamı yatırımı ve istihdamı teşvik etme amaçlıdır. Bölgelere göre kurumlar vergisi indirimleri var, büyük yatırımlarda ise kurumlar vergisi indirimleri var. Tüm ülkeler yatırım yaparken kurumlar vergisi indirimi sağlar. 2002-2021 yılları arasında kurumlar vergisinin toplam vergi gelirleri içindeki payı yüzde 10,4’tür. 2021 yılında bu yüzde 15,3, 2022 yılında ise yüzde 21,6 olacak. Kurumlar vergisi oranını 5 puan artırdık. Artırırken özellikle finans kurumları ve bankalar için yüzde 30’a çıkardık. Ancak imalat sanayi ve ihracatçılara yönelik daha düşük kurumlar vergileri uyguladık. İddia edildiği gibi sermayeye imtiyazlar verdiğimiz için argümanların geçerli olmadığı ortaya çıkıyor.

“KKM’DEN ÇIKIŞ BAŞLADI. MERKEZ BANKAMIZ BAZI DÜZENLEMELERLE KKM’DEN ÇIKIŞ SÜRECİNİ BAŞLATTI”

Deprem vergisi diye bir vergi yoktur. Bütün vergiler bir havuzda toplanır. O havuzdan çiftçiye, eğitimden sağlığa kadar tüm kamu harcamalarını sıraladım. Ancak her zaman olduğu gibi cımbızla bir konu gündeme getirildi ve bu nedenle akılda kaldı. Deprem fonu kurulursa farklı bir hesapta izlenir diyorum. Deprem nedeniyle getirilen vergiler olduğunu söyledim ama o vergiler genel bütçe havuzuna dahil olduğu için harcamalar nerede yapılırsa yapılsın yapıldı. KKM’den çıkış başladı. Merkez Bankamız bazı düzenlemelerle KKM’den çıkış sürecini başlattı. KKM’deki mevduatlarda da son birkaç ayda ciddi oranda azalma görüldü.

“HİÇBİR ZİYARETİMDE KİMSEDEN PARA TALEP ETMEDİK”

Yurt dışı ziyaretlerim gündemde olan bir konu haline geldi. Hiçbir ziyaretimde kimseden para istemedik. Son ziyaretlerimden başlayayım. En son Suudi Arabistan’daydım çünkü çok önemli bir konferansları vardı. Dünyanın önde gelen tüm şirketleri ve üst düzey yöneticileri Riyad’da bir araya geldi. O konferansa gittim, Türkiye’nin tezlerini anlattım, Türkiye’nin programını anlattım. Elbette toplantılarımız oldu ama kimseden bir şey talep etmedik. Bütün bu ziyaretlerin amacı bir program uyguluyoruz, bu programın çerçevesini bağlantı açısından anlatmamız gerekiyor.

Kamu harcamalarını yaparken verimlilik ve etkinliği ön planda tuttuk. Sayın Cumhurbaşkanımızın 2021 yılında tasarruf genelgesi vardı. Gelir gelmez kendisine bunu tekrar hatırlattım ve kurumlardan bir tespit yapılması için ek davette bulunduk.

“KKM RAKAMLARI; MAYIS AYI SONU İTİBARIYLA 125,3 MİLYAR DOLAR OLDU, 20 EKİM İTİBARIYLA 110,2 MİLYAR DOLAR YA DA 15,1 MİLYAR DOLAR AZALMA VAR”

KKM numaraları; Mayıs sonu itibarıyla 125,3 milyar dolar iken, 20 Ekim itibarıyla 110,2 milyar dolarlık, yani 15,1 milyar dolarlık bir düşüş var. Mevduat faizleri de arttığı için bugünkü mevduat faiz oranlarına baktığımızda önümüzdeki dönem için ek bir yük getirme ihtimali muhtemelen azalmıştır.

“YÜKSEK ENFLASYON”

Bütün bu sorunların temelinde yüksek enflasyon var. Enflasyonu yeniden tek haneye düşürmek için bu programı güçlü bir şekilde uyguladık. Bu program bir analiz olacaktır. Çünkü para politikasında ciddi bir sıkılaşma var. Bu ekonomiyi yeniden dengeleyecektir. Elbette tasarruf da sağlayacak ama para politikasındaki sıkılaştırma özellikle enflasyonun kontrolünde etkili olacak. Ancak para politikasının gecikmeli çalıştığını da takdir etmelisiniz. Bugün alacağınız önlemler transfer mekanizmasının 18 aylık süreçteki gücüne bağlı. Bütün dünya uygulamaları böyledir. Bu nedenle bir an önce enflasyonun aylık bazda düşürülmesine yönelik ek adımlar attık. Seçmeli kredi sınırlamasına gittik. Bu da çok etkili olacaktır. Ayrıca niceliksel sıkılaştırma da yaptık. Mesela daha önce KKM’den yanıt gelmemişti. Bunu sıfırdan yüzde 25’e çıkardık. Dolayısıyla bu ciddi bir finansal sıkılaştırma anlamına geliyor.

” BİR YANDAN CARİ AÇIĞ DÜZELTİLECEK, DİĞER YANDAN ENFLASYONUN AYLIK BAZDA ÇOK HIZLI VE KALICI BİR ŞEKİLDE DÜŞtüğünü GÖRECEKSİNİZ”

Son aylardaki rakamlara baktığınızda ithalatta yavaşlama olduğunu göreceksiniz. Bir yandan cari açık iyileşecek, diğer yandan da aylık bazda enflasyonun çok hızlı ve kalıcı bir şekilde düştüğünü göreceksiniz. Haziran sonrası liradaki değer kaybının etkisi devam ettiği için yıllık bazda düşüşe geçmesi zaman alacak. Bütçeyi düzeltmek adına yaptığımız bazı vergi artışlarının etkisi bir yıl daha bizde kalacak. Deprem şubat ayında gerçekleşti, ancak enkazın temizlenmesi zaman aldı. İnşaat başladığında deprem konutları için ihtiyaç duyulan tüm mal ve hizmetlerin fiyatları arttı. Bu yaklaşık bir yıl boyunca bizimle kalacak.

“HİÇBİR ZAMAN DEDİM”

Hiçbir zaman ‘Enflasyonun sorumlusu ücretlerdir’ demedim. Çalışanlarımızı ve emeklilerimizi enflasyona maruz bırakmadığımızı, enflasyona maruz bırakmalarına izin vermeyeceğimizin altını çizdim. Ancak refahın kalıcı olarak artması için enflasyonun düşürülmesi ve bu sarmaldan çıkılması gerektiğini söyledim. Ücret-enflasyon sarmalından bahsediyorum. İşgücünün milli gelirden aldığı payın artmasını istiyoruz. Biz sermayenin destekçisi değiliz. Ne bireysel olarak ne de hükümet olarak böyle bir yaklaşımımız hiçbir zaman olmadı, olmayacaktır.

“ÇALIŞANLARIMIZIN REFAHINI KALICI OLARAK ARTIRMANIN TEK FORMÜLÜ FİYAT İSTİKRARI”

Çalışanlarımızın refahını kalıcı olarak artırmanın tek formülü fiyat istikrarıdır. Bu programın temel amacı kalıcı fiyat istikrarıdır. Enflasyonla mücadele süreci başladı. Sonuçları aylık olarak alacağız. Ancak yılın ikinci yarısında yıllıklandırılmış enflasyonun önemli ölçüde aşağı yönlü rakamlara yansıması muhtemel. Dolayısıyla gelir dağılımını kalıcı olarak iyileştirmek, işgücünün milli gelirden aldığı payı artırmak, toplumun refahını artırmak istiyorsak enflasyonla mücadele programını kararlılıkla uygulamaya devam etmemiz gerekiyor, edeceğiz de.

“GELECEK YIL BİRAZ ZOR OLACAK”

Enflasyonu düşürmeye yönelik aldığımız tedbirler doğal olarak iç talebi sınırlayacak. Bir yandan ihracatı tüm gücümüzle destekliyoruz. Gelecek yıl biraz yoğun olacak. Ancak elbette bazı faktörler yardımcı olacaktır. Ağır kısımlar; Ticaret ortaklarımızda büyüme yok. Gelecek yıl biraz artacak ama biz buna güvenmeyeceğiz. Bu yılın eylül ayı itibarıyla son 12 ayda yapılan altın ithalatı 33 milyar dolar. Mevduat faizlerindeki artışın portföy tercihi olarak ortaya çıkan altın ithalatını sınırlayacağını düşünüyorum. Son 20 yılda ortalama altın ithalatı 8 milyar dolar. 8 milyar doların iki katı seviyesinde kalsa bile cari açık bizim öngördüğümüz çerçevede azalacaktır. Tasarrufları artırarak cari açığı azaltacağız. Katma değer zincirinde cari açığı artıracağız.

“BUNDAN SONRA İSTATİSTİK VE ŞEFFAFLIK KONUSUNDA EN FAZLASINI YAPMAYA ÇALIŞACAĞIZ”

Avrupa Birliği’nin tavsiyelerini dikkate alacağız. Ben bir bakan olarak hiçbir bağımsız kuruma müdahale etmedim ve etmeyeceğim. Ne geçmişte, ne bugün, ne yarın. Tüm istatistikler olması gerektiği gibi gerçeği yansıtacaktır. TÜİK’in kullandığı prosedürler ve uygulama sonuçları yerli ve yabancı kurum ve kuruluşlardaki uzmanların değerlendirmesine açıktır. Hatta bildiğim kadarıyla TÜİK Eurostat’la yakın çalışıyor ve üretilen istatistikler onlar tarafından denetleniyor. Bu konudaki tartışmaların kurumları oldukça yorduğunu düşünüyorum. Şeffaflık neyi gerektiriyorsa onu yapmamız gerekiyor. Bundan sonra istatistik ve şeffaflık açısından maksimumu yapmaya çalışacağız.

2024 yılında çiftçimize aktaracağımız tutar 384 milyar liradır. 91,6 milyar lirası tarımsal destekleme programları, 100,6 milyar lirası ziraat dairesi yatırım indirimleri, 191,8 milyar lirası tarımsal kredi desteği, tarımsal KİT’lerin finansmanı ve ihracat destekleri kapsamında. Sonuç olarak çiftçimizin, esnafımızın ve çalışanlarımızın yanındayız.

“GRİ LİSTE KONUSUNDA NE GEREKİYORSA YAPIYORUZ”

Gri liste sorunuyla ilgili ne gerekiyorsa yapıyoruz. 27 Ekim’de FATF bünyesinde bir toplantı yapıldı. Ülkemize yönelik öngörülen eylem planında gri listeden çıkarılması gereken tek bir konunun kaldığının altı çizildi. Bu bakımdan kripto varlıklara ilişkin yasal bir düzenlemedir. Bu konudaki düzenlemeyi en kısa sürede Meclis’e sunacağız. “Başka siyasi tartışmalar olmazsa ülkemizin gri listede kalmasının bir anlamı kalmayacak.”

haberanamur.xyz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu