Haber

Erkan Baş: Defteriniz zaten dolu

Türkiye Emek Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, 10 ilde meydana gelen depremler nedeniyle ilan edilen Büyük Olağanüstü Hal (OHAL) toplantılarına ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

İNŞAAT AFFİ İLE KATLİMAYA GİDEN SÜRECİN TAŞLARINI YERLEŞTİRDİLER: İzmir ve Elazığ depremlerinin ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir kez daha tartışıldı. Bir komisyon oluşturuldu, bu komisyon çalışmalarını yürüttü ve uzun inceleme ve tartışmalar sonucunda 268 somut önergeyi TBMM’ye sundu. Diyeceğim o ki bu tedbirlerin hiçbiri alınmadı ama bu mecliste, bu hükümet tarafından aksi yönde adımlar atıldı. Yani sanki bunlar hiç olmamış, konuşulmamış, konuşulmamış, rapor meclise çıkmamış gibi, iki yıl sonra yeniden imar affını gündeme getirip taşları attılar. gerçek katliama giden süreç için.

KANLI BİR OYUN OYNANIYOR: Şimdi 3 gündür milyonlarca insanın canı sıkıldı, hükümet kendi koltuğunu korumaktan başka neredeyse hiçbir şey yapmadı ve 3 gün sonra Meclis tek adam tarafından ilan edilen olağanüstü hali görüşmek üzere toplantıya çağrıldı. Bakın depremden 85 saat sonra enkaz altından yardım ulaştırılamadığı için dondurucu soğukta insanlar hayatını kaybederken bugün burada neler yapıldığını tüm vatandaşlarımızın bilmesini istiyoruz. Bugün burada çok kanlı bir oyunun oynandığını açıkça söyleyebilirim.

1959 YASASI Hâlâ Yürürlükte: Çünkü bu ülkede 1959’da çıkarılan bir Doğal Afet Kanunu var. Bakın Genel Hayatı Etkileyen Afetler Halinde Alınacak Yardımlara Dair Kanun’a bakın, halen yürürlükte olan bir kanundan bahsediyorum. Bu yasa, devlet görevlilerine, kaymakamlara, valilere diyor ki, bir afet olursa 18-25 ve 18-65 yaş arası tüm vatandaşları atayabilirsiniz. Taşıtlara, taşıtlara, makinelere el koyabilir ve bedeli gerekiyorsa daha sonra ödenmek üzere kullanabilirsiniz. Yetmiyor diyor, tedavi, kurtarma, besleme, giydirme, barınma gibi işler için herhangi bir kayıt ve törene gerek kalmadan acil alım ve kiralama yapabilirsiniz.

GEREKEN TEK ŞEY BİR ADAMIN İZİN VERMESİ: Bu ülkenin evlatlarını başka coğrafyalara ölüme, ölüme gönderirken akıllarında tek bir soru işareti olmayanlar, halkımızın yardıma ihtiyacı olduğunda askeri işçileri harekete geçirmedi. Hatırlıyoruz; Gölcük depreminden sadece birkaç saat sonra sahra hastaneleri kuruldu ve Taliban’ın Afganistan’daki hava alanını bile koruyabilen, her türlü tıbbi malzemeyi elinde bulunduran deneyimli işçiler sahaya indirilmedi. Tamam soruyoruz OHAL bunun için gerekli miydi? Bunu yapmak için olağanüstü duruma mı ihtiyacınız vardı? Hayır. Tek gereken, yarattıkları ucube sistem yüzünden bir adamın rızasıydı.

O KİTAP BİR İÇERİĞİNE DÖNÜŞTÜ: Onlar da utanmadan vatandaşları parmakla gösteriyor ve ‘Deftere yazıyoruz’ diyerek tehdit ediyorlar. Açık konuşayım, defteriniz zaten dolu. Defterinizde bugün sahada olmayan Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu Kızılay’ın CEO’su var. Kitabınızda Menzil tarikatının firmasına 700 milyon liralık, 2017’de uçmayan uçağa 245 bin dolarlık ihale var. Defterinizde AFAD var, yardımı gasp eden o AFAD var. kendi afişini yapıştırmadan sahaya sokmadı ve yine başka bir ilahiyatçıyı genel müdür yaptı. Defterinizde 35 milyar 911 milyon liralık dev bütçeli, insanımız çöp poşetleriyle gömülürken kefen bile alamayacak bir Diyanet var. Hataların üzerine bir halkı harabeye çeviren, aç bırakan, dondurucu soğukta bırakan yardımları engelleyen bir iktidar, milletin dayanışmasını kırmaya çalışan bir iktidar, defteriniz artık yok! Seninki en iyi ihtimalle bir iddianame! O defter, halkın senin için yazdığı o defter iddianameye dönüştü. Halka parmak sallayanların, defterleri dolu olanların hayatlarıyla mücadele edenlerin hesap vereceği günler mutlaka gelecektir. Yaptığınız tüm hataların hesabını mutlaka sizden soracağız. (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu